Bir Eşeklikte Sen Yap

Bir soru kendinzi hangi hayvanla özdeşleştirirsiniz yada hangi hayvanları seversiniz?
Cevapları tahmin etmek kolay; aslan, kaplan, kedi, köpek, bülbül. kanarya, kartal, panter, leopar, serçe, kobra, arı, boğa, koç, at vs...
Kimse yada çok az kişi; zürefa, inek, yılan, katır, çakal, tilki, karga vs... der.
Birde eşek...
Nasredin Hocamızı taşımasa pek adını anmayacağız bile. Oysa atalarımızla uzun vakit geçirmiştir, bu uzun kulaklı yaradık.
Benim dedeminde bir eşeği vardı. Tek hatırladığım; üzerine binmek için ilk denememde düşmem! Bir de rengi dedemin deyişiyle "boz" dı. Adı da buydu herhalde, yanlış hatırlmayorsam "boz eşek" derdik o na. Başka ne adı olabilirdi ki. Ona şöyle alangirli, janjanlı bir at düşünmeye bile zaman harcamadık hiç. Bozsa; boz eşek, karaysa; karakacan. Oysa evdeki diğer hayavanlara neler neler seçtik isim olarak. Fırtına, kara yel, rüzgar, siyah inci vs. İsim üzerine değil düşünmek, ev halkı arasında tartışmalar bile çıkar çoğu zaman. Ama o, genelde karakacandır...
Yok eşek haklarını koruma derneği falan kuralım demeyeceğim. Yada "Hepimiz Eşeğiz" pankarları hazırlayım sokağa dökülelim, eşeğe saygı yürüyüşü yapalım hiç demeyeceğim.
Yine de bari bir wallpaper kıyağı çekelim derim.
Masa üstüne bir kaç günlüğüne, bi eşek resmi koysak.
Haha, resimde yukarıda...
Ben koydum...
Sende dene...
Hadi bir "eşeklikte" sen yap....

Zillet - İzzet!

RollsRoyce


New York’ta bir bankanın önünde duran son model RollsRoyce otomobilden
inen adam, hızlı adımlarla bankaya girdi ve önüne çıkan ilk görevliye, bireysel kredi icin başvuruda bulunmak istediğini söyledi. Görevli onu, müşteri temsilcisine götürdü. Adam, çok acele bir iş için Avrupa’ya gitmek zorunda olduğunu ve bu nedenle bir hafta vadeli beş bin dolar krediye gereksinim duyduğunu söyledi.

Müşteri temsilcisi kısa bir araştırma yaptıktan sonra döndü. “Ticarî ve malî sicilinizi inceledik. Bu krediyi almanız için bir engeliniz yok” dedi ve ekledi: “Fakat bir konuyu belirtmeliyiz. Bizim bankamızla daha önce hiç çalışmamışsınız. Banka olarak sizi resmen tanımıyoruz. Bu nedenle, söz konusu krediyi verebilmemiz için karşılığında sizden bir teminat almak zorundayız.” Adam cebinden RollsRoyce’un anahtarını çıkardı, bankanın müşteri temsilcisine uzattı: “Cok acelem var, uçağa yetişeceğim” dedi. “Kapıdaki Rolls Royce’umu teminat olarak alabilirsiniz.” Kredi işlemleri çok hızlı bir biçimde tamamlandı. Banka Rolls Royce otomobili bankanın garajına çekti, adama da beş bin dolar krediyi verdiler.

Müşteri temsilcisi, kişisel merakını gidermek için bir hafta boyunca özel bir araştırma yaptı ve bankalarının bu yeni müşterisinin çok büyük bir iş adamı ve çok büyük bir servet sahibi olduğunu öğrendi. Bir hafta sonra adam yeniden gelip, borcunun ana parası beş bin dolarla, bir haftalık faizi dokuz buçuk doları ödedikten sonra, müşteri temsilcisi bir türlü yenemediği merakının dürtüsüyle sordu: “Sizin, çok büyük bir iş adamı ve çok büyük bir servetin sahibi olduğunuzu öğrendim.” dedi. “Yalnızca kişisel merakımdan soruyorum. Lütfen söyler misiniz, sizin için çok küçük bir miktar olan beş bin dolarlık krediye neden gereksinim duydunuz?” Adam hafifçe gülümsedi: “Siz de bana lütfen söyler misiniz?” dedi. “Böyle lüks bir otomobili, New York’ta hangi kapalı garaja, bir hafta boyunca dokuz buçuk dolara bırakabilirsiniz?!”
***
Para kazanmak başlı başına bir yetenek...
Kişi; çok çalışkan olabilir ve de çok çalışır.
Para kazanmayı çok isteyebilir vede çok hırslıdır.
Eline imkanlar ve fırsatlarda geçmiştir.
Gel gör ki; o işin, kişisi değildir...
Olmayınca olmaz ya hani, işte öyle bir şey...

William Shakespeare'den

Sevgisinin kepaze edilmesine,
Kanunların bu kadar çabuk yürümesine,
Kötülere kul olmasına iyi insanın
Bir bıçak saplayıp göğsüne kurtulmak varken?
Kim ister bütün bunlara katlanmak
Ağır bir hayatın altında inleyip terlemek,
Ölümden sonraki bir şeyden korkmasa,
O kimsenin gidip de dönmediği bilinmez dünya
Ürkütmese yüreğini?
Bilmediğimiz belâlara atılmaktansa
Çektiklerine razı etmese insanı?
Bilinç böyle korkak ediyor hepimizi:
Düşüncenin soluk ışığı bulandırıyor
Yürekten gelenin doğal rengini.
Ve nice büyük, yiğitçe atılışlar
Yollarını değiştirip bu yüzden,
Bir iş, bir eylem olma gücünü yitiriyorlar.
Ama sus, bak güzel Ophelia geliyor.
Peri kızı dualarında unutma beni,
Ve bütün günahlarımı...
...
Hamlet'den
***
Bütün meselede o değil mi zaten!
Ey dost, ölüm mü sandın,
Bizim ayağımıza prangayı vuran,
Elimizi kolumuzu bağlayan...
Ölümden sonra asıl dert, asıl başedilmez olan
*tuncer*
*

Masa Üstü

Niye indin lan dağdan!

Birileri geldi.
Sınırın ötesinden.
Güneydoğu tarafından.
Kimisi 34 diyor sayılarına, kimisi 8. Kimileri barış geldi diye otağ kurdu alaylar çekti.
Kimileri sevindi milletimize barış gelecek diye. Milletin çocukları boşu boşuna kırılmayacak diye.
Kimileri milleti buldu, kalablığı gördü, çıktı kürsüye; esti gürledi.
Kimileride neden geldiniz dedi "milletin kürsüsünden".
Kimileri demogoji sanatını konuşturdu; dolaştırdı dolaştırdı lafı. Ez cümle "neden geldiniz, neden silah bıraktınız, hadi geldiğiniz dağa" deseydi, daha iyi anlardı milet.
***
Bir kavgada herkes attığı yumrukları sayar.
Misal Boks maçında bunu sayan hakemler vardır. Kim fazla sümsük vurmuşsa diğerinin suratına, onu galip ilan ederler.
Bir kazan vardır boks maçı sonucunda sayılan yumruklara göre. Sonuçta birtane fazla atmış olsanız galipsiniz. Ya yediğiniz yumruklar. Maçın sonucunda kimin eli havaya kaldırılırsa kaldırılsın; dayak yemişsinizdir, ama az ama çok...
Kazanan daima hiç yumruk yemeden seyre dalan organizasyonlardır. Boks maçını organize edip, bilet neyin satanlar zevkle seyreder, boksörlerin birbirini bataklamalarını...
***
25 yılıdır, bir hesaba görede 86 yıldır, evlatlarımızın eline silah tutuşturup dağa yolluyoruz. kah oradan, kah buradan...
Bu millet vakurdur; vatan için dökülen kanın, verilen canın hesabını tutmaz. Yüreği yanar, yangını bastırmak için sinesini döver. Yinede şikayet etmez. Eline Kur'anını alır şehidin başına okumaya gider...
Başkasının evlatlarıda dağa çıkmaya devam eder. Ayakları üzüerinde elinde tezkeresiyle evledına kavuşan şanslıdır. Şükrünü eda eder. Susar...
Yeter artık, bizim evlatlarımızı niye dağa çıkarıp duruyorsunuz. Neden 25 yıldır bu işi çözemediniz diye sormazlar...
Vakti gelince düğün dernekkurulur evlatlar dağa yolcu edilir. Belkide ana babnın göreceği son düğün dernektir bu...
Birileride böbürlenir, birileri, koşa koşa, güle oynaya, çalgıyla çengiyle, bir emirleriyle ölüme koşuyor diye...
***
Sonuca gelecek olursak:
Yok yok uzun uzdıya yazmayacağım; sonuc çok basit aslında...
Dağa çıkılmayacak, tetiğe basılmayacak.
Birsinin evladı elde silah dağa çıkmazsa, birisinin evladı da elde silah onun peşinden gitmez.
Sonuç; sıfır kayıp...
Ne kadar basit değil mi?
Hadi be sende, nasıl olacak bu diyeceğinizi biliyorum.
Evet basit, millet için basit...
Zor olan millete beni seç diye yalvaranların işi.
Mağaret burada.
Politik zeka, politik kabiliyet burada.
Eh politikayı; ne etliye ne sütlüye bulaşmamak olarak yorumluyorsan, çözümün zor olduğunu görüp çözümsüzlüğe oynuyorsan, kısacası işi çözmeye tıpan yetmiyorsa; Dağdan inenlere "hop niye iniyorsunuz, niye silah bırakıyorsunuz lan, çıkın dağınıza, bizim dertsiz başımıza iş açmayın "dersin.
Faturayı seni oraya gönderen millete kesmek varken, sen niye ödeyesin ki?
Di mi? Akıllı ve tıpasız vekilim benim!..

Beni Koruyun!


Yetişkinler ;
Çocuğun Cinsel İstismarı Nedir?
Kimler Çocuğa Cinsel İstismarda Bulunur?
Hangi Yaştaki Çocuklar Cinsel İstismardan Daha Fazla Etkilenir?
Çocuklar Cinsel İstismara Uğradıklarını Söylerler mi?
Çocuğun Cinsel İstismara Uğradığını Gösteren Belirtiler Nelerdir?
...
Okuyun, okutun! http://www.benikoruyun.com/

Acaba?

Ermenistanla tarihi bir protokol imzaladık. Daha önceki yazılarımı okuduysanız; komşu ülkelerle

bir türlü iyi ilişkiler kuramamızdan yakındığımı bilirsiniz.
Fakat yinede insan huylanıyor.
Amerika memnun
İsrail memnun
Rusya memnun
Almanya memnun
Yunanistan memnun
İspanya memnun
Avrupa Birliği memnun
Kanada bile memnun
...
Hepsinin birden bu protokola bu kadar istekli (imzalanması için baskı yapmaya varıncaya kadar) ve sonuçtan memnun olması adamı işkillendiriyor...
***
Ah memnun olmayanlarda var tabii
Azerbeycan mesela...
Azerbaycen memnuniyetsizliği bence bu olayda hedef gibi duruyor?
Ermeniyle arayı düzelt Azerbeycanla boz...
Çünkü; Azerbeycanla kan bağı var ondan da önemlisi petrol bağı var!
***
Eh onlarda mızıklamaya hazır bekliyormuş zaten!
Kendi ülkelerini işgal eden 2 milyonluk bir ülkeyle başedememenin faturasını bize kesiyorlar şimdi...
***
Bu arada; Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyetini Tanımışmıydı ; Azeri gardaşlarımız?

Berceste